Yeni Pew Anketi: Türklerin Yüzde 93'ü İsrail'e Olumsuz Yaklaşıyor!

2025 Küresel Tutumlar Araştırması, Pew Research Center'a göre Türkiye'de İsrail’e negatif bakanların oranı yüzde 93. Bu, 24 ülke arasındaki en yüksek yüzdelik. Uzmanlar, İsrail’in 7 Ekim 2023'teki Gazze saldırılarının "katliama" dönüşmesinin bu güçlü olumsuz algıyı beslediğini belirtiyor.

Yeni Pew Anketi: Türklerin Yüzde 93'ü İsrail'e Olumsuz Yaklaşıyor!

BERFU KARGI

ABD merkezli Pew Research Center, 2025 bahar döneminde gerçekleştirdiği Küresel Tutumlar Araştırması’nın sonuçlarını kamuoyuna duyurdu. Elde edilen verilere göre, Türkiye'deki halkın %93'ü İsrail hakkında olumsuz düşüncelere sahip. Bu oran, araştırmaya katılan tüm ülkeler arasında en yüksek durumu sergiliyor.

Dünya genelinde ise katılımcı ülkelerin %62’si İsrail’e karşı olumsuz bir görüş ortaya koyarken, yalnızca %29’u olumlu düşüncelere sahip olduğunu belirtti. Anketin yapıldığı 24 ülkeden 20'sinde, İsrail’e dair olumsuz algılar baskın çıktı. Türkiye’yi takiben Endonezya (%80), Japonya (%79), Hollanda (%78) ve İspanya ile İsveç (%75) dikkati çekti.

8sd8sdgsdg8g.jpg

GAZZE KATLİAMI, ALGININ DÖNÜM NOKTASI OLDU

Uzmanlar, Türkiye’deki yüksek olumsuz bakış açısının arkasında 7 Ekim 2023’te başlayan Gazze saldırılarının etkisinin bulunduğunu vurguluyor. Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarının ardından başlayan ve aylar süren askeri operasyonlar, Gazze’de on binlerce sivilin hayatını kaybetmesine ve büyük bir yıkıma yol açtı.

Al Jazeera ve Reuters gibi uluslararası medya organlarına göre, savaşın ilk ayında Gazze’de yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 9.500’ü geçti ve ölenlerin yaklaşık %40'ını çocuklar oluşturuyordu. O tarihten bu yana Gazze'de hayatını kaybedenlerin sayısı 70 binin çok üzerinde. Altyapının tamamen çöktüğü, elektrik, temiz su ve gıdanın yokluğuyla karşı karşıya kalan Gazze, dünya kamuoyu nezdinde büyük bir insani dramın simgesi haline geldi.

ULUSLARARASI KURUMLAR KATLİAMI BELGELEDİ

İsrail’in Gazze’ye yönelik operasyonları, yalnızca siyasi açıdan değil, hukuki zeminde de önemli tepkilere yol açtı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Kasım 2024’te yayımladığı raporunda, İsrail’i “zorunlu tehcir” ve “soykırım” uygulamakla itham etti.

BM İnsan Hakları Konseyi, Haziran 2024’te, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini “savaş suçu” ve “insanlığa karşı suçlar” olarak değerlendirdi.

Amnesty International, Aralık 2024’te yayımladığı analizde, İsrail’in soykırım suçu işlemiş olabileceğine dair bulgulara dikkat çekti.

Tüm bu değerlendirmelerin, Türkiye kamuoyundaki tepkileri daha da artırdığı gözlemlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bu bir katliamdır ve Batı bu katliamın ortağıdır” sözleriyle Gazze’de yaşananlara dikkat çektiği İstanbul’daki büyük miting, toplumsal duyarlılığın belirgin örneklerinden biri oldu.

TÜRKİYE’DE FİLİSTİN ALGISI

Türkiye’de İsrail’e karşı olumsuz tutum, sadece güncel olaylarla sınırlı değil; Filistin sorunu, uzun yıllardır toplumun ortak vicdanında önemli bir yer teşkil ediyor.

2009 Davos Zirvesi'nde dönemin Başbakanı Erdoğan’ın “One minute” çıkışı ve sonrasında 2010’daki Mavi Marmara olayında 9 Türk vatandaşının hayatını kaybetmesi, Türkiye-İsrail ilişkilerinde kalıcı bir kırılmaya neden oldu. Bu olayların ardından Türk kamuoyundaki tepkiler daha da yoğunlaştı.

Pew’in 2013’teki verilerine göre, o dönemde Türk halkının %85’i İsrail hakkında olumsuz görüş bildirmişti. Zamanla Gazze bombalamaları, Kudüs’teki gerginlikler ve diplomatik gerilimlerle bu oran 2025 itibarıyla %93 seviyesine kadar yükseldi.

Günümüzde, siyasi farklılıklara rağmen birçok kesim Filistin davasına karşı duyarlılığını ortaya koyuyor. Din ve muhafazakâr gruplardan seküler milliyetçilere kadar geniş bir tabanın, İsrail’in Gazze politikalarını eleştirdiği görülüyor. Gazze’de sivil can kayıplarına dair her yeni haber, bu toplumsal tepkiyi daha da derinleştiriyor.